Doğunun İlk Tıbbi Aromatik Bitki Bahçesi


Kars merkeze bağlı Boğatepe Köyü Çevre ve Yaşam Derneği'nin (ÇEVDER) 2007 yılı Kasım ayında başlattığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Küçük Yatırımlar Fonu (KYF) ve Bakü-Tiflis-Ceyhan projesi (BTC) desteği ile sürdürülen "Boğatepe Köyü Bitkilerle Yaşam ve Sürdürebilirlik Projesi" başarıyla devam ediyor. Bu süre içinde Boğatepe köyünde yapılan umut verici çalışmalar çevre köylerde de etkisini göstermeye başladı.

2 bin 200 metre rakımdaki Boğatepe köyünde Doğu Anadolu'nun ilk tıbbi aromatik bitkilerinin bulunduğu 'Yaşam Bahçeleri'nin sayısı 1 yılda 36'ya ulaştı. Köy kadınları şu ana kadar 25 bitkinin özelliklerini ve yararlarını öğrendi. Kadınlar dedikoduları bir yana bırakıp eğitimlerde aldıkları bilgileri kapı sohbetlerinde konuşarak birbirine aktarıyor. Eğitim çalışmaları devam ederken Boğatepe köylüleri boş durmuyorlar. Bitkilerin kurutma ve paketlemelerinin yapılacağı ön işleme atölyesi çalışmaları da başladı. Artık Boğatepe çeşitli uzmanların uğrak yeri haline geldi. Onların rahat konaklamalarını ve çalışmalarını sağlayacak konukevi köylülerin elbirliği ile tamamlandı ve hizmete açıldı. Bütün eksikler bir bir gideriliyor. Eksikliklerin giderilmesi için köylüler tek yumruk olmuş durumda. Yaşlı-genç herkes üzerine düşeni yapıyor. Öğretmenler çocuklara bitki sevgisini aşılıyor, kadınlar ise dedikodu yerine bitkilerin faydalarını birbirine anlatıyorlar.

ÇEVDER Başkanı İlhan Koçulu, "Ekolojik bütünlük içinde insanı, doğayı ve yaşamı bir araya getirmeyi, bölgenin bitki çeşitliliğini gelecek kuşaklara aktarmayı hedefleyen projenin hazırlık çalışmaları başarıyla tamamlanmış bulunmaktadır. Yapılan eğitimlerde, çevre bilincinin oluşturulması, doğal kaynaklardan yararlanırken kaynakların sınırlılığı konusunda farkındalık oluşturulması, bireylerin gereksinimleri kadarını doğadan alarak yerel zenginlikleri tahrip etmemesi konularına özen gösterilmiştir" dedi.

Projeyle katılımın artırıldığını, dayanışmanın, işbirliğinin sağlandığını böylelikle de köy kadınlarına ek gelir sağlandığını ifade eden Koçulu, "Yerel kadınlardan oluşan, kadın inisiyatifini güçlendiren projede karar alıcılar bizzat köyde yaşayan kadınların kendileridir" ifadelerini kullandı.

BİTKİLERLE UĞRAŞTILAR DEDİKODULARI BIRAKTILAR
ÇEVDER Başkan Yardımcısı Zümran Ömür ise proje sürecini şöyle anlattı:
"Önce bitki yetiştirme eğitimleri aldık. Bilmediğimiz konularda öğrenmek çok güzeldi. Biz hayvancılıkla geçinen bir topluluktuk, bitkiler konusunda bilgimiz sınırlıydı. Yeni bir dünyayı keşfettik sanki. Burada yetişecek her bitki bizim gelecek için umudumuz demekti. Meğer ne denli zengin bir doğada yaşıyormuşuz da bizim bundan haberimiz yokmuş diye düşündüm. Her bitkiyi tanıdıkça ve yararlarını gördükçe hem bilgim arttı hem de kendime güvenim fazlalaştı. Bundan sonra en büyük hedefimiz doğaya zarar vermeden, onunla uyumlu bitki toplulukları oluşturmak ve emeğimizle yeşerttiğimiz bitkileri en iyi yöntemlerle kurutup satarak ek bir gelir elde etmek. Biz, erkeklerin karar aldığı bir toplulukta kendi kararlarımızı almaya ve uygulamaya çalışıyoruz. Köyün her mahallesinde bir grup kurduk, o gruplara birer önder seçtik. Kadınlar yaptıkları çalışmaları birbiri ile tartışıyor. Artık köyde dedikodu azaldı, bunun yerine bitkileri nasıl yetiştirebiliriz, tohumları nasıl çoğaltabiliriz ve yararlı kullanabiliriz gibi sohbet konuları var."

Zümran Ömür başlangıçta köylünün çalışmalara inanmada zorlandığına da dikkati çekerek, "Baştan kimse bize inanmadı, 'Dağ başında bitki mi yetişir' dedi. Biz ısrarcı olduk, çünkü en başta kendimiz buna inanmıştık. Bu bir inattı. Yaşamı değiştirme konusunda bir inattı. Şimdi ne oldu derseniz, tam 36 bahçede sebzeler ve tıbbi aromatik bitkiler yetiştirmekteyiz. Artık herkes emek verince olacakları gördü. Boğatepe köylüleri ektikçe, diktikçe çevrelerindeki otların her birinin bir adı ve kimliği olduğunu, yüzyıllarca çeşitli alanlarda kullanıldığını öğreniyor. Köy kadınları şu ana kadar 25 bitkinin özelliklerini ve yararlarını öğrenmiş. Eğitimlerde aldıkları bilgileri kapı sohbetlerinde konuşarak birbirine aktarıyor" şeklinde konuştu.

ÇEVDER üyelerinden Nigar Koçulu da çalışmalar esnasında alınan mesafeyi anlatarak, "Yüksek rakımlı bölgelerden yerli sebze tohumları alarak bölgemize en uygun bitki yelpazesinin oluşturulması yönünde adım attık. Yemek alışkanlığımız değişti, eskiden hep hayvansal gıdalar yerdik, şimdi yetiştirdiğimiz bitkiler soframızı süslüyor" dedi.

Boğatepe Köyü İlköğretim Okulu öğretmeni Ruhan Ömur, çocukların köyün değişiminde önemli bir halka olduğunu vurgulayarak çocuklarla yapılan çalışmaları şu şekilde dile getirdi:

"Öğrencilerimize okulda bilinç geliştirme eğitimleri verdik. Onlara ekolojik döngü, biyolojik çeşitliliğin önemi, kırsal çevrenin ve yöresel bitkilerin korunması konularını aktardık. Onları tartışmalara ve karar almaya kattık. Endemik bitkilerin çoğaltıldığı bahçemizi çocuklarımızın emeği ile kurduk. Bu bahçeye kendileri isim buldu ve adını 'Sevgi Bahçesi' koydular. Onlar gelecek demek, dönüşümün temeli demek."

ÇEVDER'in davetlisi olarak 8 gün önce Boğatepe köyüne gelen ve çalışmaları inceleyen Eğitim ve Koordinatörlük Uzmanı Filiz Aslan, şunları söyledi:

"Her şey heyecan verici. Ev ev gezdiğimde kadınların selamlaştıktan sonra ilk konuşmalarının yetiştirdikleri bitkiler üzerine olduğunu gördüm. Birbirlerine hangi sağlık sorununda neyi kullandıklarını anlatıyorlar. Pencere içlerinde yetiştirdikleri bitkileri gi "Önce bitki yetiştiözleri parlayarak gösteriyorlar. Kendi düşüncelerini ifade etme konusunda hayranlık uyandıracak bir yetkinliğe ulaşmışlar. Bu proje her şeyden önce onları güçlendirmiş, kararlı hale getirmiş. Birbirleri ile iş yapma becerisi ediniyorlar. Ancak süreç çok hızlı geliştiği için kimi eksiklikler de yok değil. Çalışmalara karşı yoğun ilgi ve özlem var. Dernek yönetim kurulundaki kadınlar günlük yaşamlarında çok yoğun bir çalışma içindeler. Köy yaşamının ağırlığını üzerlerinde taşıyorlar.

Çalışmalara destek verecek diğer kadınlara ulaşacak zamanı bulmakta zorlanıyorlar. İklim koşullarına ve yüksek rakıma da dikkat çekmek isterim. Bitki yetiştirmeyi zorlaştıran, günlük yaşamı daha çok emek verici hale getiren unsurlar bunlar. Buna karşın bir yandan doğayla baş etmeye çalışan diğer yandan doğayı koruyarak zenginleştirmeye gönül veren kadınlar bunlar. Boğatepe köyünün proje öyküsü böyle. Günlük yaşamın ağırlığında, uzun süren kışın karları altında, günde 18 saate varan yaşam çalışmalarının yanında 'biz de varız ve umut doluyuz' diyen kadınlar hepsi. Heyecan içinde keşfediyor ve değişiyorlar. İnsanlığa dair bilgilerini artırıyor. Çocuklarına sağlıklı, yaşam kalitesi yüksek güzel bir gelecek bırakmanın yollarını arıyorlar. İnsanı sevmenin, doğayı tanımadan geçtiğini öğrenmiş artık. Boğatepe kadınları, ekonomik getirisi yüksek ve nesli tükenmekte olan bitkileri çoğaltıp geliştirecekler. İlmek ilmek ördükleri dantelleri gibi bitkilerini de sevgiyle büyütüp çocuklarına bu sevgiyi aşılayacaklar. İnsanın zoru başarmasının güzel bir örneği olarak bölgede yaygınlaşacağını yeni bir gelir kaynağı oluşacağını şimdiden görmekteyiz. 2 bin 200 metre rakımda bile sebzelerin yetişeceğini, sağlıklı, kimyasallardan uzak besinleri kendi bahçelerinde temin etmenin gurur ve mutluluğunu yaşamaktadır."

Haber Kaynağı http://www.politikars.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder